?zt?rk T. G?kku?a?? Dil bilgisi 2

Подождите немного. Документ загружается.

Kimse

İnsanlar için kullanılır.

"Herkes"

belgisiz

zamiri-

nin karşıtı şeklinde kullanılır.

Bugün

evde kimse yok.

Kimse

ile görüşmek istemiyorum.

Beni

kimse aradı mı?

Kimse

beni takip etmesin.

Bugün

kimse

futbol

oynamak

istemiyor.

Odama

kimseyi sokma.

konuda kimse yalan söylemesin.

Ben

kimsenin adına konuşamam.

Sokak

çocuklarına kimse sahip çıkmıyor.

Kimse

beni anlamak istemiyor.

Neden

hiç kimse benimle oynamıyor?

Hepsi (Hepimiz, Hepiniz)

Kolejdeki

öğrencilerin hepsi oldukça başarılı ve

zekidir.

Çocukların hepsi sevgiye ve ilgiye muhtaçtır.

Zamanımın hepsini çalışarak geçirmek

isterdim.

Sanatçıların hepsi duygusal insanlardır.

Sevgili çocuklar! Hepinizi çok özledim.

Biraz yaramazlar; fakat hepsi çok akıllı.

elmaların hepsi ekşi mi?

ceketlerin hepsi pahalı mı?

Hepsi

de babasına benziyor.

Hepimiz

size yardım etmek

istiyoruz.

Hepiniz

dışarı çıkın.

Konferans

başlayacak. Hepiniz yerle-

rinize

oturun.

Sanatçıların hepsi duygusal insanlardır.

Bazısı (Bazınız, Bazımız, Bazıları)

Şehirlerin bazısı oldukça fazla gelişmiş.

Bazısı balık tutmaktan hoşlanır, bazısı da balık

yemekten

hoşlanır.

Bazısı sinemaya gider, bazısı tiyatroya.

Bazımız çalışkan, bazımız da çalışkan değil.

Bazıları her sabah radyo dinler, bazıları da ga-

zete

okur.

Soruların bazıları çok zordu, çözemedim.

Arabaların bazıları mazotla, bazıları benzinle,

bazıları da gazla çalışır.

Yıldızların bazıları daha parlak.

Şehirdeki evlerin bazıları çok eski.

Afrika

ülkelerinin bazıları açlıkla mücadele ediyor.

İnsanların bazısı zenginlik hayalleriyle yaşar.

•

Birkaçı

Ödüle

lâyık görülen sanatçıların birkaçı gelmemiş.

Kötü

haber gazetelerin birkaçında yayınlanmış.

Milletvekillerinin

birkaçı protesto ederek salon-

dan

çıkmış.

Hava alanındaki uçakların birkaçı bozukmuş.

Örnek

Diyaloglar:

A: Bunların hepsi

deli.

B: Hayır birkaçı akıllı.

A: Meyveler taze değil.

B: Bak birkaçı taze.

A: Bu öğrenciler kolejde okuyor.

B: Evet ama birkaçı kolejde okumuyor.

A: Şu ağaçların hepsi çam mı?

B: Hayır onların birkaçı meşe ağacı.

A: Bu çiçekleri nereye bırakayım?

B: Birkaçını buraya, birkaçını da şuraya bırakın.

A: Bu kitaplar çok ağır.

B: Birkaçını bana verebilirsin.

A: Erkek öğrenciler sınıfa

gitsin.

B: Birkaçınız da kantinde beklesin.

Her Biri

Koleksiyon

için topladığım posta pullarının

birkaçını kaybettim.

umm\Am

)

Aşağıdaki paragrafı verilen belgisiz

zamirlerle

tamamlayınız,

herkes

/ hepinize / birçoğunu / birkaçını /

bazısı / her birini

Ödevlerinizi gözden geçirdim

teşekkür ederim ödevlerini yap-

mış

çok iyi,

orta,

başarısız ise

çok

beğendim. Onların teker

teker

kutluyorum.

Hırsızların her

biri

sırayla yakalanmış.

Bana

gelen mektupların her

birini

teker teker

okudum.

Sınav kâğıtlarının her birini dikkatle

inceledim.

Arkadaşlarımın her birine birer hediye verdim.

Aile fertlerinin her birine ayrı ayrı selâm söyle.

Bana

gelen elektronik

postaların her birini

teker

teker okudum.

10.

Birazı

Yemeğin birazını yedim.

Yardımların birazı deprem mağdurlarına ulaştı.

Şekerin birazı yere dökülmüş.

Kedi

sütün birazını

içti.

Aşağıdaki cümlelerde

geçen

altı

çizili

sıfat görevindeki kelimeleri belgisiz

zamir

olarak yazınız,

Birkaç öğrenci buraya gelsin.

Bazı kitapları çok beğendim.

Bazı insanlar, sadece para düşünür.

}

Birçok

arkadaşım partime gelmedi.

Bjr

soruyu çözdüm.

Aşağıdaki belgisiz zamirlerin zıt

anlamlılarını

yazınız»

Hepsi

Birkaç

Pek çoğu

Herkes

5. Her şey

Her biri

Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yer-

lere

uygun belgisiz zamirler yazınız,

Bazı çocuklar çok yaramazdır

ise

çok usludur.

Kimi

insan

yemeye ekmek bulamaz

ekmekleri

çöpe atar.

Birçok genç vatanı için çalışırken

gece

gündüz uyuyor.

Birkaç soruya cevap verdim

cevap veremedim.

5. Birçok öğrenci ders çalışırken

gevezelik yapıyor.

Aşağıdaki cümleleri verilen belgisiz

zamirlerle

tamamlayınız,

hiç kimse / herkes / kiminin / kimi / hiçbirini

Paketi almak için gönderdin?

2 hâlden anlar, yanı-

na bile yaklaşılmaz.

Ordaki insanların tanımıyorum.

senin nasıl bir insan olduğunu

biliyor.

5 benden habersiz iş yapmasın.

Aşağıdaki cümleleri verilen belgisiz

zamirlerle

tamamlayınız,

kimse / bazı / başkaları / herkes / kimisi /

bazıları / kimileri / hiçbiri / hepimiz

Depremde öldü sakat kaldı.

Bu dünyada sadece sen değil,

yaşıyor.

Sınavdan sonra öğrenciler ağlarken

sevinçten bayram yapıyor.

şarkı söylerken de dans

ediyor.

5. Bugün yi görmedim.

bu işi yapmayı kabul etmiyor.

den çalışkandır.

seni seviyor, unutma!

7, Aşağıdaki cümleleri uygun belgisiz

sıfatlar ve zamirlerle tamamlayınız,

öğrenciler erken kalkıyor; ama

öğrenciler geç kalkıyor.

2 çiçekler ve

çocuklar

güzeldir.

3 adam sandalyede oturuyor.

Bu hafta sonu eve gide-

cek.

Okulda kalmayacak.

5. Soruların çok kolay.

yüz puan alacak.

Şehrin sokakları çok dar;

fakat

sokakları çok geniş.

Kemal dakika sonra gel!

Seninle konuşmak

istiyorum.

daha yemek almak

istiyorum.

Bugün

yemekler lezzetli.

Kasım ayında gün yağmur yağdı;

fakat

aralık ayında yağmur yağmadı.

10.

Bahçede öğrenci basketbol,

öğrenci futbol oynuyor.

EDATLAR

BAĞLAÇLAR

Teknolojideki

gelişmelerin bize sunduğu

büyük yeniliklerden

biri

bilgisayardır.

Bilgisayarın faydaları saymakla bitmez.

Bilgisayar,

her geçen gün hayatımıza daha

çok

girmekte ve hayatımızı daha çok kolay-

laştırmaktadır.

İnsanlar,

hayatın her alanında bilgisayar

kullanmaktadır. Oturduğumuz yerden banka

işlemlerimizi yaptırabilir, dostlarımıza çiçek

gönderebiliriz.

Bir tuşla otel rezervasyonu

yaptırabilir, istediğimiz bir ürünü satın alabi-

liriz.

Hatta yemek siparişi bile verebiliriz.

İnternetin bize sağladığı imkânlarla

zamandan

kazanırız. Üstelik gereksiz mas-

raflardan

da kurtuluruz. Son gelişmeler

dünyayı global bir köy hâline getirmiştir.

Bunun

sonucunda daha fazla bilgiye sahip

olmaktayız. Dünyanın en uzak köşesinde bile

olan

biten her şeyden anında haberimiz

olmaktadır.

Her geçen gün bu gelişmeler hız kazan-

maktadır. Bilgisayar ve

İnternet

sayesinde

eğitim, kültür,

ticaret,

sağlık, haberleşme,

spor,

turizm, basın yayın ve iletişim çok daha kolay olmaktadır.

Çağı yakalamak bu teknolojiye sahip olmakla mümkündür. Bunun için dünyadaki gelişmeleri

etmek,

sonra bunları kullanmak gerekir. Çağdaş uygarlık düzeyine İnternet sayesinde ulaşabiliriz.

takip

EDATLAR

Tek başına anlamları olmayan, cümle içinde anlam kazanan kelimelere edat denir.

Türkçede

birden çok edat vardır.

Edatlar,

cümleden çıkarıldığında anlam bozulur veya daralır.

Eğer (Şayet):

Şart cümlelerinin başına getirilir. Şart anlamını

pekiştirir.

Eğer ders katılırsan

çok iyi

olur.

Şayet ders çalışmazsan annen üzülür.

İşte:

edat

iki

anlamda kullanılır. Birincisi göster-

me;

ikincisi sözün sonuna geldiğini

belirtme

amacıyla kullanılır.

İşte

annem

geldi.

İşte

öğretmeni

çok

seviyorum.

İşte,

hayat

çok zor

oğlum,

işte,

bir yıl da

böyle

bitti:

Sanki:

Benzetme

tahminlerde "güya" anlamında

kullanılır.

Sanki

her

şeyi

çok iyi

biliyorsun.

adam sanki sana sesleniyor.

Sanki seni daha önce görmüş gibiyim.

Sanki bütün problemleri biliyorsun.

Peki:

"Kabul

etme",

"öyle kabul

edelim",

"dediğin

gi-

olsun" anlamlarında kullanılır.

Yarın

sen de

pikniğe gel. Peki öğretmenim.

Peki bana niçin haber vermedin?

Peki beni tekrar sınav yapacak mısınız?

Üzere:

Amaç,

yalan,

niyet

şart anlamında kullanılır.

Eve gitmek üzere otobüse

bindi.

parayı haftaya vermek üzere alıyorum.

Arkadaşlar,

zil

çalmak üzere. Biraz çabuk

olun.

Israrlı

istek

anlamı verir.

Tek yapacağın

şey

üniversiteyi kazanmak

Tek düşüncem annemi mutlu görmek.

Benim

tek

arzum

iyi

futbol

oynamaktır.

Yoksa-Acaba:

Bir olay hakkındaki düşüncede kararsızlık, belirsiz-

lik

varsa kullanılır. Tahmin

cümlelerinde

kullanılır.

Yoksa

annen hasta

mı

oğlum?

Evde

bir

koku

var,

yoksa ocağı açık

mı

unuttuk?

Yoksa

konuyu anlamadınız

mı

çocuklar?

İle:

Durum,

birliktelik

araç

anlamlarında kullanılır.

Annem,

öfkeyle dışarıya çıktı

Kardeşim bıçakla oynarken elini

kesti.

Not:

"İle" kelimesinin

edat

olup olamadığını

anla-

mak

için "ile"'nin yerine "ve" koyarız. Eğer an-

lam

bozuluyorsa

edat;

bozulmuyorsa

bağlaçtır.

Yağmurun başlamasıyla durması

bir

oldu (Bağlaç)

Okula servisle

gitti

(Edat)

İçin:

Amaç

sebep anlamında kullanılır.

Kitap

okumak için yukarıya çıktı.

Para kazanmak için Almanya'ya

gittim.

Sınıfı geçmek için çalışıyorum.

Kaybettiği için

çok

üzüldü.

10.

Kadar:

Uzaklık,

zaman,

miktar

benzetme

anlamında

kullanılır.

Akşama kadar

bu işi

bitiririm.

Meydanda

on bin kadar

insan

vardı.

Maradona

kadar güzel

futbol

oynuyor.

11.

Gibi:

Benzetme

anlamında kullanılır.

Arkadaşım, Ronaldo gibi

futbol

oynuyor.

12.

Göre:

Görecelik

ve karşılaştırma ifade eder.

Ahmet'e

göre sen tembel bir öğrencisin.

Anneme göre biraz sonra yağmur yağacak.

Ben

Ali'ye göre daha zayıfım

13.

Ancak/Yalnız:

"Ancak"

ve "yalnız" kelimelerinin bağlaç olup

olmadığını anlamak için bu kelimelerin yerine

"ama"

ve "fakat" koyarız. Anlam bozulursa

edat;

bozulmazsa bağlaçtır.

Bunu

yalnız sen biliyorsun.

işi

ancak sen yapabilirsin.

14.

Rağmen:

Beklenmedik

bir sonucu ifade eder. Kelime

gruplarını ve cümleleri birbirine bağlar.

Paramız olmasına rağmen bizi içeriye almadılar.

Sık sık bize gelmesine rağmen hiç bize alışamadı

ALIŞTIRMALAR

Aşağıdaki cümleleri verilen

edatlarla

tamamlayınız.

sadece

/ gibi /

için

/ ile / üzere / doğru / göre

/ kadar / işte / yalnız

Bu hediyeyi senin aldım.

Elindeki anahtar kapıyı açtı.

Niçin çocuk davranıyorsun?

Acele et, otobüs gelmek

sırlarını benimle paylaşır.

Bana bu yılın en başarılı

takımı Galatasaray.

Ali, okula koşarak

gitti.

8 , benim almak

istediğim

araba bu.

Kadın, sabaha bebeğinin başın-

bekledi.

10.

İçeceklerden

ayran alırım.

Aşağıdaki cümleler

hangi

kelimelerle

tamamlanmalıdır?

Annem misafirler tatlı hazırlıyor.

A) gibi B)

için

C) kadar D) göre

Herkesin senin bir dostu olmalı.

A) sadece B) ile C) gibi D) işte

Bu iyiliğini ölünceye unutmayacağım.

ile

B) gibi C) doğru D) kadar

Odayı elektrikli süpürge temizledim.

A) yalnız B) ile C) için D) sadece

Çocuğun ateşi sabaha düşmedi.

A) için B) üzere C) göre D) kadar

Babama kahve içmek çocuklar için

zararlıymış.

A) ile B) göre C)

için

D) gibi

Bunu sana söyledim.

A) ile B) için C) yalnız D) ile

İstersen bu konuyu öğretmenimiz

tartışalım.

A) gibi B) ile C) için D) göre

BAĞLAÇLAR

Birbirleriyle

ilgili

olan

cümleleri,

eş görevli öğele-

ri,

birbirleriyle ilgili kelimeleri veya kelime grupla-

rını bağlamaya yarayan unsurlara bağlaç denir.

Bağlaçlar şunlardır:

ve / ama / fakat / lakin / ancak / yalnız / çünkü

/ bile /

rağme

/ de / ki / ne ne / hem

hem

/ ister

ister

/ya ya / ha

ise

/ olsun olsun /

ile

vs.

Ve:

Çok

sık kullanılan bir bağlaçtır.

Kelimeleri,

keli-

gruplarını ve

cümleleri

birbirine bağlar.

Anneme ve babama hediye aldım

istanbul'a

ve Ankara'ya hiç

gitmedim.

Ama/Fakat:

Bu bağlaçlar karşıt anlamlı cümleleri birbirine

bağlar.

Arkadaşım sınıfı

geçecekti;

ama geçemedi.

Akşam bize

gelecekti;

fakat gelmedi.

İse:

İki

tane

"ise"

vardır. Bağlaç olan "ise"

cümleden

çıkarıldığı zaman cümlenin

anlamı bozulmaz. Şart olan "ise" cümleden çıka-

rıldığında cümlede şart anlamı kalkar, bazen de

cümlenin

anlamı bozulur.

Mehmet

Konyalı, Hasan

ise

Ankaralı'ydı. (Bağlaç)

Kardeşim uyuyor

ise

uyandırma. (Şart)

Çünkü:

Sebep

sonuç bildiren cümleleri birbirine bağlar.

Maalesef

sana hediye alamadık; çünkü zamanı-

mız

yoktu.

Annem bugün size gelemeyecek; çünkü annem

çok

hasta.

Bile:

bağlaç beklenmedik duygu ve olayları anlatır.

Babam

bile bizimle beraber şarkı söyledi.

işi

küçük kardeşim bile yapar.

Ancak (Yalnız):

Cümleye

şart anlamı verir.

#-*

Sana yardım

ederim;

ancak kimseye söyleme-

yeceksin.

Sana iyi not vereceğim; ancak çalışmaya devam

edeceksin.

Ben

de gelmek

istiyorum;

yalnız babam

izin

ver-

miyor.

Size yardım

ederim;

yalnız kimseye

söylemeyeceksin.

"Ancak"

ve "yalnız" kelimelerinin bağlaç

olup

olmadığını anlamak için yerlerine

"ama"

"fakat"

kelimelerini koyarız. Anlam

anlatım bozulmuyorsa bunlar bağlaçtır.

De:

Cümleleri

ve kelime gruplarını birbirine bağlar.

Annem de babam da beni anlamıyor.

Kardeşim de bizimle beraber gelecek.

Not:

Türkçede

iki

tane

"de" vardır. Bağlaç olan

"de"

her zaman ayrı yazılır ve hiçbir zaman

"ta,

te" olmaz. İsmin hâl eki olan "-de" ise

kelimeyle

beraber

yazılır ve ses durumuna

göre

"-da, -de, -ta, -te" olur. İsmin hâl eki

olan

"de" özel isimlerden sonra kesme işa-

retiyle

ayrılır.

İle:

Kelime

grupları ile

cümleleri

birbirine bağlar.

Annem ile babam yarın bize

gelecekmiş,

(bera-

ber)

Galatasaray takımı Türkiye Kupası ile Avrupa

Kupasını kazanmış.

9-A sınıfı ile 9-B sınıfı finalde oynayacak.

ne ... ne:

Eş

görevli,

karşıt anlamlı

kelimeleri

ve cümleleri

birbirine

bağlar. Olumsuzluk

ifade

eder.

Ahmet

Bey, ne otobüse bindi ne taksiye

bindi.

Babam,

ne sigara

içiyor

ne de alkol kullanıyor.

Dayım, ne yaşlı ne de genç.

10.

Hem ... hem:

Eş görevli

kelimeleri,

kelime gruplarını ve cüm-

leleri

birbirine bağlar.

Yağmur yağdığı için hem şemsiye hem de kazak

aldım.

Hem

kitap okuyorum hem müzik dinliyorum.

Hem

babam hem annem bize gelecek.

11.

İster ... ister:

İki durumdan birini seçme anlamı

ifade

eder.

Cümlelerin

cümlelerde

aynı

görevde

olan ke-

limelerin

başına gelir.

İster

çalış ister çalışma. Bu senin bileceğin bir

şey.

İster

baban ister annen gelsin.

İster müzik dinle ister ders

çalış.

benim

prob-

lemim

değil.

12.

Ya... ya:

Kelime

gruplarını karşıtlık,

seçme,

oranlama

anlamıyla birbirine bağlar. İki durumdan birini

seçme

anlamı

ifade

eder.

Ya okuyacaksın ya da boş boş gezeceksin.

Ya benimle geleceksin ya annenle gideceksin.

13.

Ha... ha:

Kelimeleri

eşitlik

ilgisiyle

birbirine bağlar.

bitirdi

ha bitirecek.

Ha yağdı ha yağacak.

14.

Hâlbuki:

Söylenenin

ya da beklenenin

tersi

bir durumun

gerçekleştiği zamanlarda "ama" anlamında

kullanılır.

Hâlbuki

onlar da gelmeliydi.

Bazı öğrenciler Türkçe'ye zor diyorlar; hâlbuki

hiç

de zor değil.

Öğretmen onları çok seviyor;

hâlbuki

onlar sev-

meyi

hak etmiyorlar.

15.

Yani:

"Şu

demek

ki" anlamıyla açıklama ve yorumla-

anlamı kurar.

Yaşı biraz

ilerledi;

yani yaşlandı diyebiliriz.

Hayatta

başarılı olamayanları yani tembelleri

hiç

kimse sevmez.

Gençlik,

yani delikanlılık dönemi çok önemlidir.

16.

Mademki:

Anlaşılmış, açıklığa kavuşmuş bir sebebi

içeren

durumu

anlatmak için kullanılır.

Mademki

evde şeker kalmamış ben de kahve

iç-

mem.

Mademki

bilmiyorsun niçin konuşuyorsun?

Mademki

beğenmiyorsun niçin okuyorsun?

17.

Öyleyse/O hâlde:

Bir

durumdan doğan yeni

bir

sonucu tanımla-

mak

için

zaman",

durumda" anlamında

kullanılır.

Örnek:

Derslerimiz

bitti;

öyleyse artık sinemaya

gidebi-

liriz.

sana

gelmiyormuş;

öyleyse

sen de ona

gitme.

Burada

aradığımı bulamadım diyorsun, öyleyse

kendi

ülkene

dön.

18.

Demek

ki:

Bir

olay

kişi hakkındaki düşünceyi

olaydan

çıkarılan sonucu anlatmak

için

genellikle cümle

ortasında kullanılır.

Elektrikleri

yanmıyor;

demek

evde yoklar.

Cevap vermiyor, demek

seni anlamıyor veya

dinlemiyor.

Evini

terk

ettiğine göre demek

yenisini bulmuş.

19.

Yeter

ki:

işin

olmasını

çok

istiyorsunuz

ve her

şeye

ra-

zısınız anlamında kullanılır.

Yeter ki

çocuğumun yüzünü

bir kez

göreyim.

Oğlum yeter

ki sen

sınıfı

geç.

Sana bisiklet ala-

cağım.

ALIŞTIRMALAR

Aşağıdaki

cümleleri

verilen

bağlaçlarla

tamamlayınız,

hem

... hem / da ... da / ne ... ne / ama /

ister

/ ve /

rağmen

/ ya ... ya da /

ile

çünkü

hem

... hem

arabayı

çok

beğendim güzel

konforlu.

Para

insan

hayatını etkiler

mi?

inanın

inanmayın;

ama

etkiler

Juventus şampiyon olabilir,

Milan

şampiyon olabilir.

bizimle oyun oynuyorsun konuşuyorsun

sınavda başarılı olursun

eve

gelmezsin.

Arkadaşım

ben çok iyi

ders çalışıyoruz.

Annem kardeşim bana hiçbir

şey

alamadı annemin parası yokmuş.

Amcam

çok

çalışmasına para biriktiremiyor.

kitap okuyorum müzik dinliyorum.

10.

Babam pazardan

çok şey

almayı düşünüyordu parası yetmedi.

RİVAYET BİRLEŞİK

ZAMANI

ŞİMDİKİ

ZAMANIN

RİVAYETİ

GELECEK

ZAMANIN

RİVAYETİ

GENİŞ

ZAMANIN

RİVAYETİ

- Savaş Bey, ne okuyorsunuz?

Genlerle

ilgili bir araştırmanın sonucunu

oku-

yorum.

- Ne gibi sonuçlar elde etmişler?

- DNA'lar insanın kimlik kartıdır.

DNA'ların

ha-

ritasını çıkarmak

için

ABD, Fransa,

İngiltere,

Japonya

ve Çin'den uzmanlar çalışıyorlarmış. Bu araştırmala-

rın bir bölümünü gerçekleştiren

İngiltere'deki

"San-

ger"

adlı araştırma merkezi bir açıklama yapmış.

- Ne deniyor açıklamada?

ayrı merkezde yapılan araştırmalar so-

nucu

insan genlerinin % 97'si çözülmüş. Bulgular,

kanser

ve kalp hastalıkları başta olmak üzere çeşit-

hastalıkların tedavisinde çığır açacakmış. Uzman-

lar bu gelişmeleri insanlık tarihinin en önemli dev-

rimlerinden

biri

sayıyor.

araştırmalara

210

milyon sterlin tutarında

yardımda bulunan Dr. Michael Dexter,

"İnsanın

gen

haritasının çözülmesi Aya

gitmekten

daha önemlidir."

demiş. Hatta bunun tekerleğin icadından daha

önemli

olduğunu söylüyormuş. "Çünkü bu, insanlık

var oldukça önemini koruyacak ve kullanılabilecek-

tir."

demiş.

Daha ilginç şeyler var.

İnsan vücudundaki

100

trilyon hücredeki DNA kodlarının her birinde 3 milyar karakter varmış. Eğer

insan

vücudundaki bütün DNA'lar art arda eklense dünya 600 kez katedilebilirmiş. DNA

içindeki

bilgi 61

metre

kalınlığında bir kitap olurmuş. DNA'daki genlerin yüzde 97'sinin işlevi de bilinmiyormuş. İnsanla-

rın DNA'ları sadece yüzde 0,2 farklılık gösteriyormuş.

Dr.

Dextere göre bu gelişmelerin yardımıyla kanserden kalp hastalıklarına kadar pek çok hastalık te-

davi

edilebilecekmiş.

- Evet, ilginç bilgiler. Özellikle DNA'daki kodların yapısı beni çok şaşırttı. Müthiş bir yapısı varmış

DNA'lanmızın. İnsan

gerçekten küçük bir

kâinatmış.

- Bu kâinat yavaş yavaş çözülüyor.

- Haklısınız, Savaş Bey. Verdiğiniz bilgiler için teşekkür

ederim.

- Bak daha neler var: Bu proje sayesinde tıp bilimi ciddî biçimde değişikliğe uğrayacakmış.

Yine

dep

resyon,

verem, alzheimer; hatta yaşlılığa kadar tüm hastalıkların teşhis ve tedavisinde devrim olacakmış.

deo-